T.C. Yargıtay 12. Ceza Dairesi Esas: 2020-9241 Karar: 2024-2574 Karar Tarihi: 22.05.2024

YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ: Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI: 2015/191 E., 2016/288 K.
SUÇ: Taksirle öldürme
HÜKÜM: Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ: Onama

Sanık hakkında kurulan hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan ön incelemede, 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca temyiz isteminin reddini gerektirir bir durum bulunmadığı tespit edilmekle işin esasına geçildi, gereği düşünüldü:

I. HUKUKİ SÜREÇ

Yerel Mahkemece sanık hakkında, 5237 sayılı TCK’nın 85/1, 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca taksirle öldürme suçundan hapis cezasına hükmedilmiş, bu ceza 15.200 TL adli para cezasına çevrilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı onama görüşünü içeren Tebliğname ile dosyayı Daire’ye tevdi etmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafii temyiz dilekçesinde, kusur değerlendirmesinin hatalı olduğunu ve re’sen gözetilecek hukuka aykırılıkların bulunduğunu ileri sürmüştür.

III. OLAY VE OLGULAR

Yerel Mahkeme, dosyada mevcut belge ve bilgiler ile tanık ve taraf beyanlarını değerlendirerek aşağıdaki vakıaları tespit etmiştir:

Sanığın yetkilisi olduğu … Granit Mermer Üretim İnş. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. bünyesinde depo sorumlusu olarak çalışan …’nun, 16.12.2014 günü saat 15.00 sıralarında vinçle aldığı mermerleri istiflediği sırada, üzerine devrilen mermerler nedeniyle sternum ve kot kırıkları ile iç organ yaralanmasına bağlı kanama sonucu öldüğü, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 17.12.2014 tarihli otopsi raporu ile sabittir.

Dosyada yer alan bilirkişi raporları (özellikle 01.01.2016 tarihli heyet raporu) doğrultusunda, sanığın, öleni mesleki eğitimi bulunmayan alanda çalıştırdığı ve vinçle taşıma işlemlerinin yetkili denetim olmadan yapıldığı, bu nedenle sanığın asli kusurlu olduğu kabul edilmiştir.

IV. GEREKÇE VE KARAR

Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve yasaya uygun yapıldığı, delillerin toplanıp gerekçeli kararda tartışıldığı, sanığın fiilinin sabit olduğu ve bu kanaatin dosya içeriğiyle örtüştüğü anlaşılmış, sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz nedenlerinin reddine karar verilmiştir.

Ancak; olay tarihinde yürürlükte olan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile bu Kanun uyarınca çıkarılan İşyeri Tehlike Sınıfları Tebliği ve ilgili yönetmelikler uyarınca;

  • Ölenin çalıştığı iş kolunun çok tehlikeli işler kapsamında olduğu,

  • Bu işler için sağlık raporu ve mesleki eğitim belgesi zorunluluğu bulunduğu,

  • Ölenin vinç kullanmasına rağmen ilgili belgeye sahip olmadığı,

  • Sanığın, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini almaması nedeniyle ağır ihmal içinde olduğu tespit edilmiştir.

Bu durumda, sanığın fiilinde bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin eksik değerlendirme ile hüküm kurulması hukuka aykırıdır.

V. KARAR

Açıklanan nedenlerle, sanık müdafinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden, İskenderun 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin kararının; 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, 1412 sayılı Kanun’un 326. maddesinin son fıkrası gereğince sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek, Tebliğnameye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

22.05.2024 tarihinde karar verildi.

Av. Yiğitcan Yıldırım
Av. Yiğitcan Yıldırım
Articles: 74